Amnesia: Rebirth İnceleme

Frictional Games‘in merakla beklenen yeni oyunu Amnesia: Rebirth‘ü mercek altına aldık. Peki yapım bizlere neler sunuyor? Satın almaya değer mi? İşte tüm detaylarıyla Amnesia: Rebirth inceleme yazımız!

İlginizi Çekebilir: Amnesia: Rebirth Türkçe Platin Kupa Rehberi!

Amnesia: Rebirth İnceleme

Algerian Çölü’nün güneşi karanlık kadar ölümcül ve korkutucu. Kavurucu güneşin altında uzun süre kalmanız sonucunda önce dehidrasyon başlar ve sonrasında ölümle yakın bir temas içerisinde olursunuz. Amnesia: Rebirth size her iki tarafında dehşetini sunuyor. Cesetlerin mağaraları kirlettiğini düşünün. Mağaranın derinliklerinde karanlık bir titreme hissediliyor, kemikten eti koparmak için doğmuş bir yaratığın titremesi…

Kaçmak için, Amnesia: Rebirth’ün baş kahramanı Tasi Trianon, çölün ışığına doğru koşabilir veya kendi hafızasının teselliliğine sığınabilir. Ancak Tasi’nin anıları bu serüvende karşılaşabileceği her şeyden çok daha korkutucu sevgili Turuncu Levye takipçileri. Amnesia: Rebirth, 2010 yılında çıkışını gerçekleştiren Amnesia: The Dark Descent’in üzerine yenilikler katarak seriyi daha iyi bir noktaya taşıyor. Peki nasıl?

Burası Neresi? Ben Kimim?

Her iki oyunda da oyuncular, perili bir yeri keşfederken bir yandan da ana kahramanın iç dünyasına yakından göz atıyor. The Dark Descent’te, bu konu 19. yüzyılın ortalarında bir Prusya kalesinde geçiyordu. Rebirth’te ise, hikayemiz Kuzey Afrika çöllerinde başlıyor. Rebirth, The Dark Descent’in başlattığı her şeyin bir evrimi olarak tanımlanabilir. Atasının mirasını harika bir şekilde günümüze taşıyor.

İlginizi Çekebilir: PES 21 İnceleme

Bu sadece mekansal değişimler ile değil oynanış bakımından da daha detaylı ve gerici bir atmosferi beraberinde getiriyor. Hikayeyi de işin içine katacak olursak… Fiziksel korkular, kozmik korkular ve sömürgecilik temalarının yanı sıra yas ve akıl sağlığı kaybı gibi zihinsel sağlık travmalarını çağrıştıran iddialı bir hikaye ile karşı karşıyayız.

Amnesia: Rebirth, içerisinde barındırdığı bulmacaları oyunun baskıcı karanlığında gizlenen yaratıklardan kaçmakla harmanlıyor ve bulmacalar akıllıca inşa edilmiş olsa da hikayenin ayrıntılı dokunuşlarından yoksunlar. Mesela oyun içerisinde edineceğiniz bir tılsım, Tasi’nin boyutlar arası geçişine izin veriyor, ancak bunu çok iyi bir şekilde kullanabildiği söylenemez. Oyun diğer dünyaları keşfetmek konusunda maalesef fazlasıyla kısıtlayıcı.

Karanlık Beni Çağırıyor

Keşif için meşalelere ve mumlara ihtiyaç duyacaksınız. Elbette bunları tutuşturmak için de kibrit bulmalı ve gerektikçe kullanmalısınız. Yoksa karanlıkta kalmaya hazır olun! Bölümler dahilinde birçok noktadan kibrit elde edebilirsiniz. Keşif konusunda inatçı ve kaynaklarınız konusunda cimri iseniz, neredeyse hiç bitmeyecek bir stok elde edebilirsiniz.

Karanlıkta kalmanız karakterinizin korkmasına sebebiyet verecek. Çok korktuğunuzda korkunç, cırtlak bir sesin eşlik ettiği, rahatsız edici görüntülerin ortaya çıktığı bir ekran sizleri bekliyor. Hemen biraz ışık bulmam için beni kesinlikle motive etti bu sistem. Etrafta gizlenen canavarlar, tüylerinizi diken diken etmek için akıllıca tasarlanmış. Animasyonları ve ses dizaynları da korkutucu. Ancak davranışları yeni sürprizler sunmuyor.

Mağaralar ve ufalanan harabeler arasında gerçekleşen gergin kovalamacaların çoğu, deneme yanılma yoluyla yönünüzü bulmanız için dizayn edilmiş. En azından ben birçok kez yanlış yollara saptım bu tarz aksiyonun tavan olduğu noktalarda. Stratejim genellikle koşmak, saklanmak ve dua etmekle sınırlı kaldı. Yakalanmak artık küçük bir rahatsızlıktan daha fazlasını sunuyor.

Oyunda tam anlamıyla ölmeniz kolay değil, kendi korku metrenize birçok kez yenik düşmeye izin verirseniz bu huzura erişebiliyorsunuz.

İlginizi Çekebilir: Watch Dogs: Legion İnceleme

Korkmak Ya Da Korkmamak

Frictional; görüntü, müzik, bölüm tasarımı ve ses dizaynı sanatında ustalaşmış bir stüdyo. Bugüne kadar geliştirdikleri projeler ve içerisinde barındıkları detaylar bunu açıkça gözler önüne seriyor. Rebirth’ün nefes kesici hikayesi, kendinizi çetin sınavlara sokmanıza olanak sağlıyor ve emin olun buna değiyor.

Amnesia: Rebirth, tıpkı atası gibi şimdiye kadar yapılmış en etkili ve akıl almaz korku oyunlarından biri olarak tarihe adını altın harflerle yazdırmayı başarıyor. Serinin bir önceki oyununu oynadıysanız ve beğendiyseniz mutlaka bu oyuna da şans vermeniz gerektiğini düşünüyorum.

PC üzerinden deneyimlemek isteyen takipçilerimizin aşağıda yer alan sistem gereksinimlerini dikkate almalarını öneririz.

Minimum Sistem Gereksinimleri

• İşletim sistemi: Windows 7 / 8 / 10, 64-bits
• İşlemci: Core i3 / AMD FX 2.4Ghz
• Bellek: 4 GB RAM
• Ekran kartı: OpenGL 4.0, Nvidia GTX 460 / AMD Radeon HD 5750 / Intel HD 630
• Depolama: 50 GB boş alan

Önerilen Sistem Gereksinimleri

• İşletim sistemi: Windows 7 / 8 / 10, 64-bits
• İşlemci: Core i5 / Ryzen 5
• Bellek: 8 GB RAM
• Ekran kartı: OpenGL 4.3, Nvidia GTX 680 / AMD Radeon RX 580 / Intel Xe-HPG
• Depolama: 50 GB boş alan

Peki siz Amnesia: Rebirth inceleme hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi aşağıda yer alan yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın lütfen. Diğer tarafta görüşürüz!